Pankreas; vücudumuzda midenin arka kısmında bulunur, kan şekerini düzenleyen hormonları salgılamakla görevlidir. Kan şekerini düzenleyen hormonlardan biri de insülindir. İnsülinin yeterli salgılanması ya da yetersiz kalmasının sonucu olarak şeker (glukoz) hücre içine giremez. Hücre içindeki şekerin görevi hücrenin enerjisini karşılamaktır. Hücre içine giremeyen şeker kanda birikir. Kanda normalde bulunması gerekenden daha fazla biriken şeker, hücrelere zarar vermeye başlar. Şeker hastalığı genelde 30-40 yaşlarında ortaya çıkar. Tedavi edilmediği takdirde diğer organlara da zarar verir. Körlüklerin en büyük sebebi diyabettir. Diyabetin gözde bıraktığı hasarlar görme kaybına kadar varabilir. Diyalize mahkûm hastaların yarısı diyabet hastasıdır. Ayak kesilmelerine bile sebep olabilir. Hastalığın ilerleyen safhalarında karaciğer yağlanması ve siroz ortaya çıkabilir. Bu sebeple şeker hastalığıyla ciddi bir şekilde savaşmak gerekir. Kan şekerinin sabah aç karnına ölçülmesi gereklidir. Yapılan ölçümde sonuç 126 mg/dl yi geçerse şeker hastası olunduğu kabul edilir.
Şeker hastalığı dünyada ve ülkemizde büyük bir hızla yayılan bir hastalıktır. Türkiye’de her 10 kişiden birisi şeker hastasıdır. Sağlıksız beslenme, obezite, hareketsiz yaşam tarzı ve aileden gelen genetik yatkınlık şeker hastalığının oluşmasına zemin hazırlar. Şeker hastalığını önlemek ve ilerlemesini engellemek için sağlıklı beslenme düzenini benimsemek ve hareketsiz yaşama son vermek gerekir. Şeker hastalığı sinsi bir şekilde gelişmekte ve ilerlemektedir. Bu hastalıkta erken teşhis ve tedavi büyük önem taşımaktadır. Her 3 kişiden biri hasta olduğunu bilmeden yaşamına devam ediyor. Bu kişiler şeker hastası olduklarını tesadüf eseri ya da başka hastalıkları için tetkikler yaptırırken öğrenirler. Şeker hastalığına bağlı organ hasarları kan şekeri çok yükselmeden 10-20 sene öncesinde sinsi olarak başlar. Yetişkin şeker hastalarının birçoğu kilolu olduğu için diyet, sağlıklı beslenme ve spor yaparak şekerlerini dengeleyebilirler.
Şeker Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
– Çok su tüketmek ve buna rağmen ağız kuruluğu,
– Sık idrara çıkma,
– Sık acıkma,
– Çok yemek yenmesine karşın zayıflama ve bitkinlik,
– Ciltte kuruluk,
– Ciltte kaşıntı,
– Ayaklarda karıncalanma ve uyuşukluk hali,
– Yemeklerden sonra uyku ihtiyacı,
– Bulanık görme,
– Vajinada kaşıntı,
– Asabiyet,
– Tatlı yeme isteği,
– Avuç içinde ve tabanlarda yanma,
– Horlama,
– Uzun zaman aç kalındığında el ve ayaklarda titreme.
Şeker Hastalarının Beslenme Düzeni Nasıl Olmalıdır?
Şeker hastalarının kan şekerlerini normal seviyede tutmaları gereklidir. Bunun için de beslenmelerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Esas olan vücudun gereksinimi olan tüm besinlerden yeter miktarda tüketmektir. Karbonhidratlar, yağlar, proteinler, vitamin ve mineraller gıdalardaki ana besinlerdir. Fasulye, bezelye, mercimek, tahıllar, hububatlar, sebze ve meyvelerde bulunan karbonhidratlar vücuda enerji sağlar ve şeker hastaları için en uygun karbonhidrat kaynağıdırlar. Proteinler içinde en iyi tercih ise yağlı olmayan etler ve mümkün olduğu kadar az yağlı mandıra ürünleridir. Kan şekeri ve yağ düzeylerini düşürmek için lifli gıdalar iyi bir seçimdir. Aşırı yağ ve tuz tüketiminden kaçınılmalıdır.
Şeker Hastalığı Tanısı
Açlık kan şekerine bakılabilmesi için en az 8 saatlik bir açlık hali gereklidir. Ölçüm sonrası değer 126 mg/dl ve üzerinde çıkarsa şeker hastası olma olasılığı vardır. Teşhisin kesinlik kazanması içinse birkaç gün sonra testi yinelemek gerekir. İkinci testte de sonuç aynı çıkarsa şeker hastalığı vardır denilebilir. Sık su içen, çok idrara çıkan ve nedensiz bir şekilde kilo kaybı olan kişi için açlık tokluk durumuna bakılmaksızın günün herhangi bir saatinde yapılan ölçümde değer 200 mg/dl nin üzerinde çıkarsa şeker hastalığı teşhisi konur. Erken teşhis için 45 yaşını geçen herkes şeker taraması yaptırmalıdır. Yaşı 45’ten küçük bile olsa hipertansiyon hastası olan, kilolu, hamilelikte şeker sorunu yaşayan, kilolu bebek doğuran, HDL kolesterolü ve trigliserid değeri yüksek olan, ailesinde şeker hastası bulunan, damar hastalığı bulunan, hareketsiz bir yaşam sürenlerin mutlaka şeker taraması yaptırması gerekir.
Şeker Hastalığı Tedavisi
Diyabet tanısı konan kişiye kilosuna, yaşına, gün içindeki fiziksel aktivitelerine göre bir beslenme programı düzenlenir. Şeker hastasına konusunda uzman bir diyetisyen tarafından diyabetik diyet ayrıntılı olarak anlatılmalı, imkânlar elverdiğince hastanın beslenme alışkanlığına yakın bir diyet listesi hazırlanmalıdır. Diyabet tedavisinde egzersiz ve diyete rağmen kan şekeri hala yüksek ise hap kullanılması gerekir. Şeker hastalığı tedavisinde hapın yeterli gelmediği durumlarda ise insülin iğneleri kullanılır.